Yüz Tanıma ile Mesai Takibi Yasal mı?

 

Yüz tanıma sistemi ile mesai takibi, son yıllarda hemen her işletmede kullanılan oldukça teknolojik çözümlerden bir tanesidir. İşletmelerin inovasyon olarak kabul ettikleri bu yenilik aslında hukuki bir problemin ortaya çıkmasına da zemin hazırlıyor. Bu nedenle de işletmelerin inovasyon yaparken oldukça dikkatli davranmaları gerekiyor. Peki, yüz tanıma sistemlerinin mesai takibinde kullanılması neden yasal değil?

Özel Hayatın Gizliliği İhlali

Anayasamızın bireylere tanıdığı en önemli haklardan bir tanesi de ‘Özel Hayatın Gizliliği’ olur. Zira kişilere tanınan bu hak sayesinde başka kimselerin kişi haklarına tecavüz etmesinin önüne geçilir. Başkalarının özel hayatınıza müdahale etmesi ya da hayatınızla ilgili şeyleri araştırması açıkça Anayasa ihlali olarak kabul görür.

Özel Hayatın Gizliliği ilkesinin ihlali konusunda Danıştay tarafından alınan yeni karar ile işletmelerin çok yaygın bir uygulaması olan yüz tanıma sistemi ile mesai takibi de yasadışı bir çözüm oluyor.

Danıştay kararına göre işletmelerin yüz tanıma sistemi ile elde ettikleri verilerin sonraki süreçlerde ne şekilde kullanılacağına dair herhangi bir güvenlik tedbiri alınamıyor olması ‘Özel Hayatın Gizliliği’ ilkesinin ihlaline neden olur. Bu nedenle de yüz tanıma sistemi kullanılarak gerçekleştirilen mesai takibinin hukuki açıdan sorunlu olduğu ifade edilmelidir.

Dava edilen olay ile alakalı personelin mesai takibi isteğine karşı çıkması ve yüz tanıma sistemi ile mesai takip edilmesini reddetmesi durumu yaşanmıştır. İşveren tarafından uygulamaya konan bu durumun ortadan kaldırılması adına gerekli başvuru mahkemeye yapılmış ve mahkeme mesai takip düzenlemelerinde bir düzenleme olmadığına karar vermiştir. Ancak yüz tanımanın Anayasal hakları ihlal ettiği gerekçesi ile davanın kabulü uygun görülmüştür.

İşveren Mesai Takibini Yüz Tanıma Sistemi ile Yaparsa Ne Yapmalı?

İşçilerin işverene sadakati ve iş yerindeki huzuru bozmadan çalışma saatleri içerisinde iş tanımını yerine getirmesi beklenir. Ancak işverenlerin de bu durumun sürdürülebilir kılınması adına İş Hukuku ve Anayasa’dan kaynaklanan sorumluluklarını yerine getirmesi şarttır. Mesai takip işlemlerinde kişinin haklarının ihlaline yol açacak uygulamalardan kaçınmak ve hukuki açıdan sorun yaratmayacak çözümlere başvurmak gerekir.

İşverenin mesai takibini yüz tanıma sistemi ile sürdürmekte ısrar etmesi durumunda işçilerin bunu mahkemeye taşıyabilecekleri ve haklarını arayabilecekleri söylenebilir. Özellikle Danıştay tarafından alınmış olan emsal kararlar ışığında bu hakların öne sürülebilecek olması işçiler açısından önemli bir dayanaktır.

İşverenin mesai takibinde yasa dışı bir uygulamayı sürdürmesi ve işçilerin kişisel bilgilerini riske atması Anayasal bir aykırılık olduğundan çeşitli yaptırımlara tabi olabilmektedir. İşçilerin tazminat talep edebilecekleri davalara da dönüşebilecek olan yüz tanıma ile mesai takibinin işveren tarafından sona erdirilmesi gerekir.

Mesai takibini yüz tanıma ya da parmak okuma gibi benzer cihazlarla gerçekleştiren işletmelerin benzer kategoride dikkate alınacağını ifade etmek gerekir. Zira yüz tanıma ve parmak izi okuyucu cihazların riske attığı bilgiler aynı sınıftadır.