
İşe iade davası, çalışanların en çok merak ettiği davalardan bir tanesi olurken işveren ile işçi arasındaki sürecin değerlendirilmesini sağlar. Bir iş akdi ile sözleşen işçi ve işveren arasında bir problem çıkması halinde bu davanın görülmesi söz konusu olur. Peki, bu davaya başvurulmasının temelinde ne vardır?
İşveren ile işçi arasındaki ilişkiyi düzenleyen sözleşmeye aykırı bir durumun olması işten atılmayı ya da işten çıkarmayı gerektirir. Ancak bu konuda sözleşmeye aykırılık varsa işçinin işverenin hareketine karşı kendini savunma hakkı vardır. İş Kanunu çerçevesinde düzenlenen işe iade davası ile alakalı nasıl bir yol haritası izlemek gerektiğini bilmelisiniz. Bir çalışan için oldukça değerli olan işe iade davasının kapsamını ve koşullarını ele almak gerekir.
İşe İade Davası Nedir?
İşe iade davası, işverenin çalışanın iş sözleşmesini feshetmesi sonrasında açılmaktadır. Bu sözleşmenin feshi konusunda bir anlaşmazlık olması dava açmak için asıl gerekçedir. Çünkü işe iade konusunda işverenin haksız olduğunu gösterecek olan bu davanın mesnetsiz olması bir sonuç almayı imkansızlaştırır.
Yukarıdaki açıklamadan da anlaşılacağı üzere işe iade davasının temelinde işverenin haksız uygulamaları vardır. İşçi haklarını korumak adına hukuki yollara başvurur. Burada başvurulacak olan temel merciinin İş Mahkemesi olacağından söz etmek gerekmektedir.
İşçi İşe İade Hükümlerinden Hangi Hallerde Faydalanabilir?
İşçilerin işe iade edilmesi için temel şart haksız bir şekilde işten çıkarılmadır. Ancak bu durum tek başına yeterli olmayacağını ifade etmek gerekir. Çünkü bu temel şartın yanı sıra bazı değerli koşulların da dikkate alınması gerekir. Aşağıda işe iade davasından yararlanmak için gerekli olan nedenler yer almaktadır.
İş akdinin işveren tarafından fesh edilmesinden itibaren 30 gün içinde açılması gereken bir davadır. Bu dava, süresi içinde açılmazsa dava açma hakkı sona erer. Bu dava 30 ve daha fazla işçi çalıştıran işverene karşı, haksız olarak işten çıkarılmış olan işçi tarafından açılır. Mahkeme tarafından yapılan yargılama sonucunda işe iade kararı verilirse 4 aylık maaş kadar tazminat alınabilmektedir.
İş Kanunu’nun 21. maddesine göre
“İşverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işveren, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorundadır. İşçiyi başvurusu üzerine işveren bir ay içinde işe başlatmaz ise, işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olur. Mahkeme veya özel hakem feshin geçersizliğine karar verdiğinde, işçinin işe başlatılmaması halinde ödenecek tazminat miktarını da belirler. Kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer hakları ödenir.” ibaresi bulunmaktadır.